Son yirmi yıldır her seçim sonrasına tövbeler eder, bir daha asla asla bu strese girmeyeceğim derim. Yalnızca siyasi seçimlerden bahsetmiyorum. Apartman yöneticisi seçimleri bile buna dahil. Bende bir virüs var. Galiba demokrasiyi çok seviyorum. Demokrasinin ilk şartı da seçim olduğuna göre, bu olayın ikinci aşamasının demokratik sistemde yönetimin oluşturulmasının takip edeceğini sonrada çoğunluğun temsil ettiği görüş ve düşünceler doğrultusunda ama kalanlarında mutlak haklarının korunduğu yönetime kavuşacağımı bilirim. Bilirim ama uygulama da pek öyle olmaz. Kocasına oyumuzu vermediğimiz apartman yöneticimizin karısı kaç ay benimle selamlaşmadı bile. Oysa bana daha bir yakın olması gerekirdi ki bir sonraki oylamada oy oranını artırsın. Çünkü ben küsmedim, çekip gitmedim bu apartman bizim… gerekirse tadilat yapılacak, her gün çöpü toplanacak, güvenli bir yaşam alanı olmak zorunda vs. vs.

Ara sıra yazdığımız, yazmaya çalıştığımız içimizden gelenin ifadesi bu satırların sahibesinin şehrimizde önemli bir sivil toplum kuruluşu başkanı olduğu genelde bilinir. Kadının varlığı için üretimde yer alması gerektiğini savunan derneğimiz Kahramanmaraş Belediyesinin imkanları ile bünyesinde daha önce valiliğin bahçesinde kurulan iptidai şartlardaki pazarını yeni yerine taşıdı. Yunus Emre Sabit halk pazarı artık Salı ve Çarşamba  günleri belediyenin kadın el emeği satış merkezi oldu.

Önümüzde rektörlük seçimleri var. Üniversite demek şehrin imaj danışmanı demek..yukarıda Allah var, ben uzun süredir Hamdi Hocama Sayın Rektörüm diyordum. Amma velakin bir diğer Sayın Hocam Prof.Dr. Gülat Çağlar adaylığını açıkladı. Şimdi hocam hem derneğimin üyesi, hem üstadım meslektaşım hem kadın ve biz onu hakikaten çok seviyoruz.

Kültür ve Turizm il müdürümüz Seydi Küçükdağlı Bey’e daha doğrusu yaygın söylemi ile Sayın Hocama bir ufak ricamız var. Kazı çalışmalarının yapıldığı söylenen mozaiklerin son durumu ile ilgili, müzemizin tadilatının son durumu ile ilgili, şehrimizdeki restore edilen konakların ve çeşitli kaynaklardan kredilerle tescil işlemleri başlatılan özellikle Andırın’daki kalelerimizin ve daha bir çok kültür mirasımızın velhasıl Kahramanmaraş ta ki son durum ile ilgili bir basın toplantısı düzenlemeleri. Ve sakın yanlış anlamayın kapısının bize sonuna kadar açık olduğuna inancımız tamdır. İstesek bu bilgileri bizimle saatlerce paylaşır. Ama ben bu müdürlüğün çalışmalarının tüm kent halkı tarafından bilinmesini istiyorum.

Şehrimizde çok yeni iki kurum var. İlk tarımsal kırsal kalkınma, ikincisi kalkınma ajansı. İkiside fevkalade merasimlerle işe başladı. Birkaç ay sonra bizim taraftan nasıl göründüklerini sizlerle paylaşmak isterim. İki önemli ve paralı kalkınma kurumunun şehrimize hayırlı olması dileği ile.

Evet ben gerçekten Numan Bey’e yapılanları tam bir haksızlık olarak görüyorum. Kadayıfın altını kızartan komediden sonra ne zaman tv de görsek kulak kabarttığımız yazılı basındaki haberlerini okuduğumuz Genel Başkanı farklı ve haklı söylemleri ile başka bir oluşuma itmeleri çok acı. Ama ne demişler her şerde bir hayır varmış  

En son bilmiyorum ne kadar haberdarsınız. Kahramanmaraş ta İŞ-KUR diye bir kurum var. Birde KOSGEB. Kosgeb yeni girişimcilere 20 bin lirayı bulan hibe desteği verecek (ayrıntılarını kurumdan alabilirsiniz) bunun için öncelik şartı girişimcilik kursu sertifikası alınması. 60 saatlik bu kursu işkur veriyor. Sonra kursa devam ederken yapmayı düşündüğünüz işin planını çıkarıyorsunuz. İşte bu iş planı ve sertifikanızla kosgeb e derdinizi anlatıyor ve uygun görülürse kredilendiriliyorsunuz. Buraya kadar her şey güzel ama, işkur bu kursa gelenlere günlük 15 tl harçlık verince iş kurmak niyetinde olan olmayan herkes müracaat ediyor. Belki de gerçekten kafasında iş planı oluşmuş ve iyi niyetli bir dünya kadının ve erkeğin önüne bu kursu alabilmek için beklemesi gereken yüzlerce kişi geçiyor. İşkur mutlaka gereken önlemi almalıdır. Mevzuat ve yönetmeliklerin mutlaka bir boşluğu vardır.

Haftaya görüşmek dileği ile.