Birileri bizi salak ve aptal görüyor, hani onların bir adamı vardı: “Türk milletinin yüzde 60’ı aptal” yazıyordu ya! Sözde gazeteci, medya mensubu veya adı her neyse, bebek katili, 45 bin kişinin katili Abdullah Öcalan için: “PKK lideri Abdullah Öcalan'ın silah bırakma çağrısı” diye yazmaya başladılar.

Hani siyasi uzantısı TBMM’de bulunanlar: “Sayın Abdullah Öcalan” diyor ya! Herhalde bizim bilmediğimiz bir gizli anlaşma var ki: Sayınlar, liderler uçuşmaya başladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Terörsüz Türkiye çabalarında dün itibarıyla artık yeni bir safhaya geçilmiştir" dedi. Bu yeni sayfa nedir? Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu günden AK Parti iktidarına gelinceye kadar, devlet memuru olur, rüşvet alan, hırsızlık yapan, hainlerin işine son verme yerine ceza olsun diye Güneydoğu ya sürdürme yoluna gidildi. Bunu çok iyi gören CIA ve Batı: Türkiye’de Kürt sorunu varmış gibi, sözde Kürtlerin temsilcisi PKK ve Ermeni, Siyonist Yahudilerden oluşan PKK kurdu. ABD silah verdi, para verdi. İsrail toprak kazancı için her türlü imkanı verdi. Avrupa ülkeleri sonuna kadar maddi destek verdi. Bugünlere gelindi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son dönemde iyice pervasızlaşan emperyalist niyetler, girilen yeni yolu çok daha anlamlı hale getirmiştir" ifadesini kullandı. Terörist başı Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'ta kamuoyuyla paylaşılan PKK'ya silah bırakma çağrısının iç siyasetteki yankıları sürüyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, X üzerinden yaptığı açıklamada, Öcalan'ın 27 Şubat'ta silah bırakma çağrısına giden sürecin, 22 Ekim'de Bahçeli'nin kendisine örgütü lağvetmesi koşuluyla, "Umut hakkı için başvurması ve TBMM'de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşması" için çağrı yapmasıyla başladığını belirtti.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Ömer Çelik, "PKK, PYD, YPG, SDG hangi adla olursa olsun, Irak ve Suriye'deki bütün uzantılarıyla terör örgütü silah bırakmalıdır ve kendi kendisini feshetmelidir" dedi. "Tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek devlet" ilkesi çerçevesinde, yaklaştıklarını sözlerine ekledi.

Amerika: Terör örgütü bitti demeden bitmez, kuru bir hevesle yürüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bugün çok güçlü bir konuma geldi. Burada benim gördüğüm oyun, yurt içinde biten PKK, yurt dışında ise kafasını mağaradan çıkaramıyor. ABD, 1983 yılından bu yana PKK'ya verdiği silah ve para karşılığında Suriye'nin petrol yataklarına çökecek ve celladın kılıcı gibi başımızda durması için Güneydoğu'da PKK varlığını silahsız olarak devam ettirme planının bir parçasıdır.

İstediği zaman dükkan kapatma, hendek kazma, polis araçlarına taş atma şekli ile eylemlere devam etme planı bir parçası !

Sözün özü: ABD bitti der mi? İsrail bitti der mi? Avrupa ülkeleri yıllardır bağrına basarak bir evlat gibi büyüttüğü beslediği, para verdiği terör örgütü mensuplarına, “Haydi gidin!” der mi? Bana göre demez. Bunun bir bedeli var; Kürt, Türk, kadın, çocuk demeden 45 binden fazla vatandaşımızı öldüren terör örgütünün altında yatan plan, Siyonist Yahudilere vaat edilen toprakları onlara teslim etmektir.

Türkiye de silahlı kanadı kalmadı, Suriye ve Irak dakilerin de adı değişir yoluna devam eder bir birimizi kandırmayalım..

Ramazan-ı Şerif'in ilk günü, Hayırlı Ramazanlar!