Abdullah  Şanlıdağ

Abdullah Şanlıdağ

Doğallığımızı koruyalım

Yıllar önce Kahramanmaraş'ın bir dağ köyüne gezmeye gitmiştim.

Sanırım Elbistan'ın kırsal bir köyüydü. Köyün önünden, Mahzuni Şerif'in türkülerinde çok zikrettiği Hurman çayı akıyordu. Köye geçişi sağlayan; kamyon lastiklerinden bir asma köprü yapılmıştı. O köprüden geçerek köyün merasına kadar yürüdüm. Merada koyunlarını otlatan, sonradan üniversiteli olduğunu öğrendiğim çobanla tanıştım. Zaten ilk konuşmasında kendisini ele veriyordu. Giyimi gayet güzel ve şık, üslubu da düzgün ve saygılıydı. Yaz aylarında sürüleri severek otlattığını ve köyünü çok sevdiğini ifade etmişti. Zaten çobanın kent kültürüne sahip olduğunu, "bizim köyümüz otantiktir ağabey" demesinden anlamıştım.

....

Twitter’ın sahibi Elon Musk'un “insanların sosyal medyada daha çok otantik olması gerekir" sözlerine işitince, yukarıda anlattığım anı geldi aklıma. 20 yıl önce "otantik" sözcüğünü kullanan kültürlü çobanı takdir etmiştim.

Otantik sözcüğünün en çok kullanıldığı yer sosyoloji alanları. Yöresel özelliklere sahip olan kıyafetleri otantik olarak tanıtırız. Elbistan'ın kırsalındaki o çoban da kendi köyünü otantik olarak tanıtmıştı.

TDK'ya göre otantik, eski zamanlardan bu yana özelliklerini koruyan anlamındadır. Yani otantik doğal, bozulmamış, orijinal demek oluyor.

Amerika'da bu yıl, yılın sözcüğü olarak "otantik" sözcüğü seçildi. Sözcük dedim de aklıma sözlük geldi. Bizim çocukluğumuzda liselerde büyük kütüphaneler vardı. Hocalar ödev verdiği zaman, evimizde Britannica ve Larousse ciltleri olmadığı için mecburen kütüphaneye başvururduk. Ne güzeldi o günler, kitapların arasından ödevleri aramak. Günün makalesini, basılmış gazeteden okumak. Şimdi hepimiz dijitalizmin okur-yazarı olduk.

Otantik olandan dem vuruyoruz ya. Bakalım yazının sonucu nerelere kadar uzanacak...

Yapay zekâ ve sosyal medya ağları zihnimizi alt üst etti. Yapay zeka denilen şey, insanlığın geleceği için büyük tehdit içeriyor. Çünkü otantik olan ne varsa yok edilmesi planlanıyor.

Haşmet Babaoğlu haklı olarak soruyor: "

Yapay zekâ ve robotik teknoloji yoluyla "üretim ve hizmetler" alanından çekilecek kitlelere ne olacak? Daha da önemlisi, küreselci merkez"in hepimizi şu veya bu yolla bir "kitlesel imha"ya hazırlamadıklarına emin misiniz?

Netflix'te, Prime'de, Disney'de sürekli pazarlanan dizi ve filmlerde ne anlatıldığını sanıyorsunuz?"

Neyin gerçek, neyin sahte olduğunu ayırt edene helal olsun. Dedim ya, öğrencilik yıllarımızda bizler ödevimizi kütüphanede kitap karıştırarak yapardık. Şimdiki öğrenciler internetten, yapay zeka platformlarından öğreniyor.

Bir zamanlar Recep Tayyip Erdoğan'a hayran olan birisini, yapay zeka yoluyla biranda Erdoğan düşmanı yapabilirsiniz.

Kişinin ağzından çıkmamış bir söz, bahsettiğim sosyal medya ağları tarafından gerçekmiş gibi yayılarak itibar suikastları yapılıyor.

Doğal ve gerçeklikten (otantik) koptukça,yapay zekanın en bagımlı müşterisi olursunuz.

Kendim de müzikle iştigal ettiğim için o alandan da bir örnek vereyim. Şimdi ki müziklerin hepsi de tek fabrikadan çıkmış gibi. Otantik değiller. Düğünlerde, festivallerde çalıp söyleyen Neşet Ertaş ve Mahzuni Şerif sesi otantikti.

Biraz da siyasi otantik üzerine konuşmakta fayda var. Ben her şeyin doğal ve gerçekçi olanını seviyorum. "Her şey ülkem için, şehrim için" diye bilbordlara reklam veren siyasetçiler de otantik gelmiyor bana. Belki de İdeolojik aidiyetten bağımsız düşündüğümden kaynaklanıyordur.

Zihni tutsaklaştıran ideolojilerden, yapay zekayı çağrıştıran ve davet eden tüm platformlardan, otantik olmayan her şeyden kendinizi uzak tutun. Sevgili dostlar, Dünya çok hızlı bir şekilde değişip dönüşüyor. Artık statik değil dinamik bir düşünce tarzı geliştirmeliyiz. Yapay zekanın ürünü olan ve sermayesi teknoloji olan dijital ekonomi hepimizi esir almış bulunuyor. İsrail, elindeki bu güçle Gazze'yi bombardımana tabi tutuyor. Altını çizerek defaatle söylüyorum, yapay zeka dijital devrim yaptı. Tarım toplumundan sanayi ve teknoloji tabanlı topluma gelip dayandık.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Abdullah Şanlıdağ Arşivi