Kahramanmaraş iflah olur mu?

Kahramanmaraş’ın son otuz yılına baktığımızda “kamuoyu oluşturmada” sürekli güç kaybettiğini ve bunun sonucu da sorunların çözümünde gür bir sesin çıkmadığını üzülerek gözlemliyorum.

Nitekim 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan deprem felaketi ve sonrasında yaşananlara da baktığımda bu iddiamın isabetli bir görüş olduğunu söyleyebilirim.

Deprem Kahramanmaraş’ı dümdüz etti. Neredeyse 20 bin vatandaşımız hayatını kaybetti. Devletin en büyük hastanesi fiilen devreden çıktı. Şu anda Kahramanmaraş’ta Tıp Fakültesinde 1 anjiyo makinası var. Allah göstermesin aynı anda birden fazla hastaya müdahale edilmek zorunda kalınsa istemediğimiz sonuçlar ortaya çıkacaktır.

İki aydır bir Sağlık müdürü ataması yapılamadı. Hatay ilimizde 60 günde Hastane kuran devletimiz Kahramanmaraş merkezde bir hastaneye vatandaşları mahkum etti.

Oysa bu şehirde güçlü basın, kamuoyu oluşturmada gür sesler olsaydı Kahramanmaraş’a da iki ayda hastane kurulurdu. Biz hala hastanenin nereye kurulacağını tartışıyoruz.

Kahramanmaraş’a Bakanlar gelip gidiyor. Hoş geldiler sefa getirdiler. Bize gelen proğramlara baktığımızda basın toplantısı yada basına bilgilendirme toplantısı hiç olmuyor. Geliyorlar konuşuyorlar gidiyorlar. Neden geldiler? Kentin hangi sorunu masaya yatırıldı?  Bir çözüm yolu bulundu mu? Şeklinde ki sorularımızın muhatabı hiç olmuyor…

Yani gelen Bakanlar açıklama yapma zahmetine bile girmiyorlar… Bu durumda şehrin sorunu nasıl çözülür? Vatandaş nasıl bilgilendirilir? Aslında bu konuyu daha da derinlemesine yazabiliriz. Nitekim bundan sonra da yazmak zorundayız. Yoksa Kahramanmaraş iyice kabuğuna çekilir ve koca bir köy haline gelir.

KMTSO BAŞKANI SAYIN BULUNTU'YU DİNLEDİK

Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Buluntu Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte basının karşısına çıktı.

Dersine iyi çalıştığını gözlemlediğim Başkan Buluntu yaklaşık iki saate kadar yapılanları, yapılmak istenilenleri anlattı. İyi bir bilgilendirme toplantısı oldu. Ve bu toplantıda konuşulanları önemsediğim için de bu yazıyı yazıyorum. Yoksa öfkeliyim. Şehrin sorunlarını gündeme getirip yazdığımızda ya da konuştuğumuzda kendini bilmeyen insanlar bize destek çıkmak yerine belden aşağı vurarak yazma şehre sahip çıkma, şehrin sorunlarını gündeme getirme azim ve gayretimizi öldürüyorlar.

Olsun, biz üzerimize düşeni yapmaya gayret edelim.

Kahramanmaraş şehir merkezinde yapılan uyduruk çarşılar ve konteyner kurulumu şehrin ufkunu daraltıyor. Yakın bir zamanda o bölgede inşaat çalışmalarını hayal ederken gördüğümüz manzara Trabzon Caddesi ve şehir merkezinin kötü bir kasaba görüntüsünü yıllarca yaşatacağını gösteriyor.

Zira gelen Bakanlar ve siyasetçiler sadece fotoğraf çektirmek için geldiklerini düşünmeye başladım. Nitekim sizler bu satırları okurken Adalet Bakanı Kahramanmaraş programını yapıyor olacak. Bize gelen proğramlarda ki içerik ise; dostlar alışverişte görsün deyimine çuk diye oturuyor.

Kahramanmaraş Adliye binası yetersiz. Otoparkı olmayan bir bina söz konusu. Adliyenin çeşitli kurumları sağa sola dağıtılmış vaziyette. Şimdi Adalet Bakanımız bize Yeni bir Adliye binası müjdesi mi verecek? Yıllardır bu konu tartışıldı sonuç ise belli. Hayal kırıklığı.

Sayın Buluntu geleceğe dair umut dolu açıklamalar yaptı. Eyvallah. Ama konuştuklarının geleceğe dair söylediklerinin hayata geçmesi için Siyaset, Basın, STK ve şehri sahiplenen gönül dostlarına ihtiyaç var.

Ve bu da bizde yok. Gazeteciyi dilenci gören bir iş dünyası ve siyaset kurumu ile şehir bir yere gitmez. Bizimle aynı kaderi de komşumuz Adıyaman yaşıyor.

Oradaki siyasi tahakküm ve bizdeki durum aynıdır. Bir Belediye Başkanını eleştirsek, bir iktidar Milletvekilini eleştirsek hemen bize ya fetocu yada vatan haini damgası vuruluyor. Bu kadar kolay suçlamanın ve iftiranın yaşandığı şehirde ve ülkede hiç kimse gür bir ses ortaya koyamaz. Nitekim bizde koyamıyoruz.

Ama bu şehir için bu şehrin geleceği için gerekirse hapse girmeyi, iftiralara karşı yüreklice mücadele edebilmemiz için şehirde yaşayanların bize sahip çıkması gerekir. Ve bu da Kahramanmaraş’ta yok. Önce iğneyi kendimize çuvaldızı başkalarına batıralım.

Bir canlı yayında Kahramanmaraş’ta Tıp Fakültesinde bir tane anjiyo makinası var diye konuşuyoruz. Altına yazılan yorumlara baktığımda acaba biz mi yanlış biliyoruz diye sormadan edemiyorum. Evet Kahramanmaraş’ta Yörükselim Hastanesi Ek Binada anjiyo makinası yok. Aşağı ana bina da da yok. Sadece Tıp fakültesinde var ve bir tane…  Ama yazılan yorumlara bakacak olursak Maşallah Kahramanmaraş’ta sağlık alanında hiçbir sorun yok… Her taraf güllük gülistanlık. Yapmayın arkadaşlar. Körü körüne insanlara iftira atmayın. Araştırın, sorgulayın… Özel hastanedeki anjiyo makinasından bana ne? O gün Sular Akademi hastanesine gittim. Bir prof.a muayene oldum. Verdiğim ücret sanırım 480 Tl idi… Bir iki de tetkik yaptırdım… Ya biz sizin hakkınızı savunuyoruz. Ama siz bizi suçlu ilan ediyorsunuz. Bu nasıl bir aymazlık ben bunu anlamakta zorluk çekiyorum.

Değerli dostlar; bir şehirde güçlü basın yoksa o şehir gelişmez. Bu gidişle Kahramanmaraş’ın 5 Şubat 2023 tarihine yakın bir seviyeye gelebilmesi için en az 20 yıla ihtiyaç var… Ama hızlı etkin ve birbirimize sahip çıkarak mücadele edersek belki de 5 yıl içinde toparlarız. Bunu başarmak için yüreklerimiz toplu atmalıdır. Yoksa bu şehir kolay kolay bu kafa ile kendini toparlayamaz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet TAŞ Arşivi