Naif Karabatak
Mavi ve Yeşil Bir İlçe; Cide
Hababam Sınıfı’nın yazarı Rıfat Ilgaz’ın memleketi olarak da bilinen Cide, mavi ve yeşilin müthiş bir uyumunun hâkim olduğu turistik bir Karadeniz ilçesidir.
Cide, Karadeniz’in en uzun sahiline sahip bir ilçe. Toplam 11 kilometre olan bu sahil şeridinde, sabah bir başlarsanız, 11 kilometreyi denizle birlikte arşınlamış olursunuz. Elbette bunun bir de dönüşü var.
Genellikle turistik yerlerde, sahil şeritleri adeta bir işgal halindedir.
Özellikle lüks otellerin ve nüfuslu kimselerin işi kitabına uydurup, halktan aldıkları sahil şeritleri, parası olanın kullandığı, olmayanın kullanmadığı bir hale bürünür.
Sadece turistik yerlerde değil elbet, İstanbul başta olmak üzere sahile yakın olan her yerde bu işgal artık olağan hale gelmiş ve bu çok üzücü.
Cide’de bunu görmek mümkün değil.
Yaklaşık 11 kilometrenin tamamına yakınını kullanma imkanına sahipsiniz. Plaj da olsa, belediyeye ait lokanta veya kafe de olsa, kullanıma açık veya yürüyüşe uygun.
Cide, Kastamonu iline bağlı bir ilçedir. Kuzeyinde Karadeniz, kuzeydoğusunda Doğanyurt, doğusunda Şenpazar, güneyinde Azdavay ve Pınarbaşı ilçeleri, batısında ise Bartın iline bağlı Kurucaşile yer almaktadır.
Cide, sakinliğiyle öne çıkan ilçelerin de başında geliyor. Belki de o nedenle ‘emeklilerin tercih ettiği’ yerlerden birisi de Cide’dir.
Cide’nin ne zaman ve kimler tarafından kurulduğuyla ilgili kesin bir bilgi bulunmuyor. Homeros’un İlyada isimli eserinde Cide’nin isminin geçtiği söyleniyor. Cide’de Kytoron ve Aigialos isimli iki antik kent bulunuyor. Cide’nin 12 km batısında, Kurucaşile’nin 15 km doğusunda bulunan Kytoron yer alıyor, ancak herhangi bir kalıntı bulunmuyor.
Cide’nin tarihiyle ilgili çeşitli rivayetler olsa da ayakta kalan pek bir şey olmadığı için rivayetten öteye gitmeyen ama gerçekte çok güzel, çok huzurlu, çok sakin, çok yeşil, çok mavi bir yer.
Cide’deki her ‘çok’, gerçekten de güzele doğru bir çoktur…
Çok güzel koyları var Cide’nin.
Gideros koyu bunların en başında yer alıyor.
Öyle büyüleyici bir manzarası var ki, koyu izleyecek bir alanda oturup, saatlerce seyredebilirsiniz.
Koyun yakınında lokanta ve kafeler de yer alıyor.
Malyas, Aydos ve Horma Kanyonu da büyüleyici yerlerdendir.
Rıfat Ilgaz Müzesi, ilçenin yetiştirdiği en önemli kalemlerden birisine verilen değeri göstermesi açısından da dikkate değer.
Rıfat Ilgaz, her ne kadar Hababam Sınıfı’yla tanınıyor olsa da onun o kadar güzel şiir, mizah, hikâye, öykü ve romanları var ki, hepsi birbirinden değerlidir.
Cide’nin ilçe merkezinin dışında, yeşilliği ve sakinliğiyle, doğal güzelliğiyle, yapılarıyla dikkati çeken köyleri de var. Karakadı Köyü, bunların başında yer alır.
Cide’ye gelince Kerempe Feneri, Okçu ve Çoban Kalesini, Evken ve Ilıca Şelalesini, Kılıçlı Mağarasını, Geriş ve Tuğ Tepesini, Loç Vadisini ve Kerempe Fenerini de görmenizi tavsiye ederim.
Peki Cide’ye geldiğinizde lezzet olarak sizi neler bekliyor?
Tüm Karadeniz sahil şeridinde olduğu gibi Cide’de de daha çok pide yenir. Karadeniz pidesinin her çeşidini burada bulmak mümkün. Elbette bir de balık.
Balığın en güzel yapıldığı yerlerden birisinin de Cide olduğunu söylemeliyim.
Malak, manca, Dikenucu, Ispıt, Isırğan çorbası, Armut ballandırması.. gibi daha çok Cide’de ve Karadeniz bölgesinde yenen yemek ve salatalara da rastlamak mümkün.
Hanbahce, Cide Bahçe, Yörem Pide, Sarapurya Balık,Güven Pide, Pasaj Lokantası, Yörem Havuzbaşı.. gibi yerler, damak zevkinize hitap edecek yerlerdir. Bunların yanında Bayram Yusuf Aslan Turizm ve Uygulama Otelinin tesisi de hem konaklama hem de lezzet açısından dikkate değer yerlerden birisidir.
Tatlı konusunda her yerde yenen künefe ve tatlılara erişmek de mümkün. Tatlı, pasta ve Maraş Dondurmasında en önemli adres ise Namlıustaoğlulları.
Cide, fiyat olarak da uygun bir yer. Her keseye hitap edebilecek lezzetlere ulaşmak mümkün.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.